KIBRIS SOSYALİST PARTİSİNDEN SENDİKALARA ÇAĞRI:

KIBRIS SOSYALİST PARTİSİNDEN SENDİKALARA ÇAĞRI:
Bu yazıyı paylaş

KÖTÜ YÖNETİMİN FATURASINI SERMAYE SINIFI ÖDEMELİDİR!

Covid 19 pandemisinin başlangıcından bu yana bir yıl geçti. Bu sure zarfında dünyanın en kötü yönetilen köşelerinden birinin Kuzey Kıbrıs olduğundan kuşkumuz yoktur. Kıbrıs’ın Kuzeyinde elzem sağlık önlemleri bir yılın sonunda hala alınmamıştır. Ülke ikinci kez kapanıyor. Hayatın akışı durduruluyor. Ama bu kapanma dönemleri eksiklerin giderilmesi ve gerekli önlemlerin alınması için değerlendirilmiyor. Ülkede ne tam teşekküllü bir pandemi merkezi kuruldu, ne sağlık personeline gerekli eğitim verildi ne de gerekli personel takviyesi yapıldı.

En önemlisi sokağa çıkma yasakları ve diğer sınırlama önlemleri dolayısıyla on binlerce işçimiz, emekçimiz ve küçük esnaf çalışamaz duruma geldi. Açlık, sefalet ve iflasa sürüklenen bu insanlarımızın sıkıntılarını bir nebze olsun hafifletebilmek için devlet gerekli maddi desteği sağlamaktan hep kaçındı. Ama patronların, sermaye sahiplerinin mağdur olmaması için elinden geleni yaptı. Özel hastaneler ve büyük otellere pandemi döneminde el koymak yerine onlardan ücretli hizmet satın aldı. Bir çok oteli ve öğrenci yurdunu karantina merkezlerine dönüştürerek buralara turizm dönemlerinde bile kazanamadıkları paraları ödedi. Fakat tüm bunlar olurken ihtiyaç duyulan mali kaynağı patronlardan, milyarderlerden almak yerine, kamuda görevli isçi ve emekçilerden kesti. Özel sektörde çalışan isçilere bir yıllık pandemi döneminde sadece bir kez 1500 TL gibi gülünç denilebilecek bir ödeme yaparken kaçak ve sigortasız çalışmak zorunda bırakılan isçileri açlığa mahkûm etti. Pandemi süresince kapalı kaldığımız dönemlerde isçi çıkarmayı yasak ilan etmek suretiyle, patronların çalışanlarını, ödenekli izinli sayarak ücretlerini ödemeye zorlamadı. Güney Kıbrıs’ta çalışan isçilerimizin işlerine gitmelerini engelleyerek binlerce insanımızı ve ailelerini mağdur etti. Tüm bunlar salgına karşı önlem diye uygulanırken gazino ve kumarhaneleri açık bırakarak ve Türkiye’den ülkemize yolcu girişini durdurmayarak salgının yayılmasına göz yumdu. Yani, bu yönetim, bir taraftan işçileri, emekçileri yoksulluk ve açlıkla karşı karşıya bırakırken, öte yandan kara para aklamak amacıyla gazinoları açık tutarak insanlarımızın hastalıktan ölmesine de seyirci kaldı. Salgının kontrolsüz bir şekilde yayılmasına sebep oldu!

Böyle bir ortamda sermayenin temsilcileri utanmadan, tüm örgütleriyle kamuda görevli emekçi ve emeklilerden kesinti yapılarak, özel sektörün desteklenmesi için çağrı yapıyorlar. Krizin yükünü emekçilerin omuzlarına yüklemeye çalışıyorlar. KSP olarak, islerine gidemedikleri için gündeliklerini alamayan ve başka hiçbir yan geliri olmayan emekçilerimizin ve ailelerinin karşı karşıya kaldıkları maddi sorunların üstesinden gelmek için hükumetin derhal kaynak yaratmasını talep ederken, Kıbrıs’ın kuzeyindeki tüm sendikalara ve ilerici örgütlere çağrımızdır;

Krizin faturasını emekçiler ödememelidir! Bu krizin faturası Sermayedarlara kesilmelidir. Bunun için ellerinde yeterli kaynak vardır!

1. Derhal emekçilerden ve emeklilerden yapılan kesintiler iade edilmelidir.

2. Derhal servet vergisi kararı alınıp büyük sermayedarlardan servet vergisi adıyla ek bir vergi alınmalıdır.

3) EVKAF yönetiminin kullanılabilir tüm kaynakları pandemi geçene kadar bu amaçla kullanılmalıdır.

4) Bankaların ve büyük süpermarketlerin net gelirlerinden yüzde 10’luk bir kesinti yapılmalıdır.

5)Derhal pandemi öncesine yönelik tüm vergi borçlarına ödeme emirleri tebliğ edilmeli, bu vergiler tahsil edilmelidir.

6)Güvenlik kuvvetlerinin 1 milyon 56 bin tl tutarındaki yurtdışı görev yollukları ile din işleri dairesinin bütçesine yapılan 3 milyon 751 bin TL’lik artış ve örtülü ödeneklerin, meclisteki siyasi partilerin aldığı maddi katkıların ve hiçbir iş yapmayan dış temsilciliklere ait bütçelerin en az yarısı da bu amaç için kullanılmalıdır.

7.Toplanacak kaynak işçilerin mali olarak desteklenmesi için direk işçilere ödenecek şekilde harcanmalıdır. Bu paranın pandemi süresince işinden atılan/ işine devam edemeyen ve ücret alamayan (kuzey veya güneyde çalıştığına, vatandaş olup olmadığına bakılmaksızın) işçilere, geçindirmek zorunda oldukları nüfus dikkate alınarak, ve her halükarda asgari ücretten az olmayacak bir ödenek yapılması için hükûmeti gereğini yapmaya çağırıyoruz.

8). Tüm büyük işletmelerin isten personel çıkarması yasaklanmalı ve bu işletmelerin pandemi sona erene kadar çalışanlarına minimum asgari ücret ödemeleri zorunlu kılınmalıdır.

9. Derhal güney-kuzey ortak kriz masası oluşturulmalı.

10.Güney’de çalışan kuzeyliler, kuzeyde çalışan güneyliler öncelikli olarak aşılanmalı ve işlerine devam edebilmeleri sağlanmalıdır.

Pandemi sürecinin isçi sınıfımız için felakete dönüşmesini önleyebilmek amacıyla, tüm sendikalar izin, ilerici ve demokrat her örgütü bu talepler uğruna mücadele etmeye çağırıyoruz.

Kıbrıs Sosyalist Partisi Merkez Komitesi


Bu yazıyı paylaş

admin

İLGİLİ PAYLAŞIMLAR

Bunu da okuyabilirsiniz x