Türkiye’nin en önemli sorunu, esas ve belirleyici sorunu işçi sorunudur. Tüm diğer sorunlar, bu sorun ancak doğru bir şekilde ele alınırsa ve dolayısıyla işçiler tarafından ele alınırsa çözülebilirler
‘Tarih sınıf mücadeleleri tarihidir’
Sınıf mücadelelerinin bugün vardığı yerde bu mücadele işçi sınıfının iktidarını hedeflemeli ve o sonucun elde edilmesine hizmet etmelidir!
Türkiye’yi yöneten yerli ve yabancı hâkim güçler Türkiye’yi ve dünyayı yönetmez durumdadırlar. Zayıftırlar. Bitmiş ve tükenmiş durumdadırlar. Dünyanın dört bir tarafında ve bu arada Türkiye’de varlıklarını korumak için sürekli işçilere ve halka yalvarmak zorundadırlar. Hem onlara yalvarmak ve onları şaşırtmak, hem de onları bölmek ve birbirine kırdırmak zorundadırlar.
Anayasa referandumu şaşırtmak ve bölmek çabası yanında burjuvazinin yalvarmasının da bir örneğidir ve referandum süreci Türkiye işçi sınıfına, sınıf mücadelesini yükseltmek için bir imkân sunmaktadır.
Şu anda içinde bulunulan referandum sürecinde, referandumda hayır kampanyası çalışmaları ‘hükümet ve onun ‘pratik’ başı Cumhurbaşkanı istifa’ talebiyle örgütlenecek bir genel siyasi grev hazırlığı için kullanılmalıdır.
Metal İşçileri, İzmit – İstanbul yakasının sınıf bilinçli işçileri, 15-16 Haziran’ı yaratanlar bu çabanın başını çekmelidir.
‘Hükümet ve onun ‘pratik’ başı Cumhurbaşkanı istifa’ sloganı onun yerine kurulacak yeni hükümete de işaret etmelidir. Açık olan şudur ki yeni hükümet bugünkü parlamenter muhalefet partilerinden oluşmayacaktır!
Çünkü o hükümet işçilerin sorunlarını, yani Türkiye’nin sorunlarını çözebilecek bir hükümet olmak zorundadır! İşçilerin başını çektiği bir hükümet olmalıdır.
Her zaman denildiği gibi savaşanlar yenilebilirler ama savaşmayanlar zaten yenilmişlerdir!
Türkiye işçi sınıfına ve Türkiye halkına bin selam!
KSP Merkez Komitesi
